...

...

Çarşamba, Ocak 30, 2013

Lila ve Mor ikilisi...







Renklerin, mevsimleri güzel yansıttığını düşünürüm herzaman.
Mesela bu ev'in salonu baharı hatırlattı bana.




Renk seçiminde pek de cesur davranabilen biri değilimdir. Belli başlı renklerim vardır ,onların etrafında döner dururum. İlk başta tamam şimdi şu rengi deniycem dediğimde bile, elim yine aynı renge gider.
Bu konuda takıntılıyım galiba...



Bu rengi görmüşken benim aklıma sen geliyorsun Aylin'cim  :)
Mor ve lila ikilisini evine güzel yansıttığını düşündüğüm lila moonlight benim severek takip ettiğim bir blog.
İnce zevkini, sunumlarını, evine yakıştırmasını çok beğeniyorum.
Kendisiyle tanışmadıysanız eğer, bloguna  mutlaka bakmanızı öneriyorum.








Fotoğraflar : Aneta Tryczyńska

Perşembe, Ocak 24, 2013

Bir pano daha...




Konsolun üstüne aile resimlerimizi çerçeveleyip asmak istediğimden  burada bahsetmiştim.
Zaman bulupta resimleri çoğaltamadım bu sebepten çerçeveler hala asılmayı bekliyorlar. Birşeyi erteleyip durmak asabımı bozsa da, dün gece bu çerçevelere kardeş yapınca biraz olsun rahatladım. Duvar komple çerçeve olacak gibi, daha da ekleyesim var :))





Bu sefer dekupaj yapmadım, panoyu kumaşla kapladım. Harfleri gündüzden boyamaya başlamıştım zaten, Muhteşem Yüzyıldan sonra da geri kalan işleri tamamladım. Ve bitti...






Çarşamba, Ocak 16, 2013

Ormanın içinde perili ev...



Bu güzel ev için söyleyecek çok şey var aslında . 
Ama sadece seyretmek istiyorum...
Sizde benim gibi hayal kurun istedim.



















Salı, Ocak 15, 2013

*Retreat Home*



*Retreat Home*
 Spring - Summer 2013




Retreat Home ürünlerini her gördüğümde  kalp çarpıntım artıyor.

Bir çok konuda ilham alınacak görselleri var.

Daha fazla için 2013 online kataloğuna bakmanızı tavsiye ederim.

Mutlu bir hafta olsun hepimiz için...







Perşembe, Ocak 10, 2013

Bırrr! çok soğuk...



İzmir gibi bir şehir için bile hava fazlasıyla soğuk. Dışarı çıkmadığımız 4. gün neredeyse. Tosbik hastalıktan yeni çıktığı için dışarı çıkmaya cesaret edemiyorum. Bizde oğluşla evde oturuyoruz. Genelde bilgisayar başın da huzur vermediği için şimdilik buralarda çok yokum. Bugün ki planımız yine arabacılık oynayıp, molalarımız da kek yutmak :)




Bu keki portakal ağacın da görmüştüm. Çok hafif ve lezzetli bir kek oldu.  Sadece kepekli un yerine, oğluş için besleyici olsun diye ben tam buğday unundan yaptım.

Bu keki yerken daha az suçluluk hissediyorum sanki bende. Tam buğday unlu ya, kalorisi hiç yokmuş gibi muamele ettim kek'e :) olayı biraz abarttım galiba, şimdiden 2.dilimdeyim :(

Sizlerde yapmak isterseniz tarifine buradan ulaşabilirsiniz.

Hepimiz için güzel bir gün olsun bugün...





Pazartesi, Ocak 07, 2013

Fransa da bir ev...



Bugün sizinle sıcak, samimi, rahat ve çok şık  
bir Fransız evini paylaşmak istiyorum.



Evde kullanılan objeler nasıl da fark yaratmış.





Ve bu işlemeli yastıklar?  

Çok güzel!


Fotoğraflar: Olivier Hallot

Cuma, Ocak 04, 2013

Çarşamba, Ocak 02, 2013

Çerçeveci geldi...



Yılbaşı gecesi nasıl geçti bişey anlamadım. Bay K hasta, tosbik hasta, benimde belimde yakı var.
Baba - oğul yeni yıla koyun koyuna uyuyarak girdiler.
2012 'nin son günlerini salya sümük geçirmeseydik iyiydi ama tüm yılı değerlendirdiğimde sağlıklı 
geçirdik ya buna da şükür. 

Neyse, gelelim 2013 yılının ilk günlerine.





Küçük çerçeveleri geçen yıl Tepe Home indirimden almıştım, eskitme gümüş rengindeydiler. Beyaz mum eskitme yaptığım çerçeveyi boyayalı epey oluyor, diğerini ise yeni boyadım.

En alttaki çerçeve ise bildiğiniz plastik çerçeveli bir aynaydı, dedemlerden kalma annemlerin evinde bir kenarda duruyordu. Şuanda sadece kapatıcı sürdüm. Boyanması tamamlanmadı.

En üstteki çoklu çerçeveyi ise geçen yıl ki Biev'in Anneler Günü indirimden almıştım.
Zaman bulursam şayet çerçevelerin içleri aile resimleriyle dolacak, şimdilik desenli kağıtlar koydum.

Bay K çene yapmaz ise, salondaki konsolun üstüne çerçeveleri asmayı planlıyorum.

[Şu erkekler duvara çivi çakma konusunda niye huysuzluk yaparlar anlamış değilim doğrusu..]

Bizden haberler böyleydi...

Neyse tosbik oğlan uyanmadan ben kaçayım...

Hepinize ağız tadınızın bozulmadığı, şeker gibi bir yıl diliyorum.